| Atatürk, ülkemizin bağımsızlığı için Kurtuluş Savaşı’nı başlatmıştı. Kime karşı ve ne içindi bu savaş? Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde vatan topraklarını gavura peşkeş çekenlere karşı idi. Cumhuriyet felsefesi’nin temelinde TAM BAĞIMSIZLIK yatar. Bundan anlamamız gereken ince nokta, ülkenin özkaynaklarını, özüretimde kullanmak. Dış ülkelere bağımlı olmadan, kendi ürettiğimizi kendimizin tüketmesi idi temel felsefe.
Ancak, Adnan MENDERES’in Türkiye’yi küçük Amerika yapma ideali ile birlikte, yukarıda anlattığım felsefe giderek çökmeye başladı. Daha sonra Turgut ÖZAL ile birlikte doruğa tırmanarak bugünlere gelmiş bulunmaktayız. İskenderun Limanı’na inceleme yapmak üzere kimsenin sokulmadığı bir Türkiye’yi yaşıyoruz. Kendi toprağımızın üzerinde bizi yürütmüyorlar. İş bu noktaya kadar geldi. Bizi IMF’ye mahkum eden anlayış, bunun yerine kendi ürettiğimizi kendimizin tüketmesini benimseyen bir ekonomik yapılanmaya 1935’lerde |
|
İskenderun LimanıAmerikan Üssü gibi (AP)başlamış olsa ve daha sonraki hükümetler aynı felsefenin devamı olabilseydi, bugün IMF’ye ihtiyaç duymadan yaşamaya devam edebilirdik.
Üretmeden tüketen bir toplum haline getirildik. Bu sebeple, üreten insanların gerçek değerini kavrayabilme anlayışı gelişmeden çökertildiği için, besteci, yazar, ressam gibi kişilerin ne denli toplumsal değer olduğunu fark eden kişilerin sayısı oldukça azaldı.
AKP’ye oy verenlerin beslediği umutların sönmeye başladığını görmek gerektiği inancındayım. Sistem’in içine girmeden, uzaktan atıp tutmak işin en kolayı. Ancak sisteme girip de, ülkenin iç ve dış borçlarının direkt muhatabı olduğunuz zaman, atıp tuttuğunuz tüm eleştirileri yaparken ne kadar özen göstermek gerektiğinin bilincine varılmış olsa bile, bu algılayış ve kavrayış karşısında ne kadar hassas dengeleri korumak gerektiğinin fark edildiğini sanıyorum.
Bugün yüzde 94’ü savaşa bulaşmak istemeyen milletin vekilleri eğer kendilerini milletin sözcüsü sayıyorlarsa bu teskereye “RET” oyu vermeleri gerektiklerini algılayacaklardır. Millet, kaybedebileceği her vatan evladı için bu vekilleri sorumlu tutacaktır.
Şunu unutmayalım: Bu vatan ve ülke hepimizin. Hiçbir Amerikalı veya bir başkası bizim kendi topraklarımızda özgürce dolaşmamıza ipotek koymamalıdır. Buna kimsenin hakkı yoktur. Sanat savaşa karşıdır. Savaş da sanata karşıdır. Sanat, barıştır. Barışı korumak ise apayrı bir sanattır.
